Etle ilgili gıda güvenliğinin sağlanmasına odaklanan yenilikler

Cargill'in birçok et işleme tesisinden birine adım attığınızda, dünyayı beslemek için güvenli, yüksek kaliteli ve sürdürülebilir ürünler geliştirmeye odaklanıldığını görürsünüz. Şirket, insanların gıdaların neden olduğu hastalıklardan etkilenme riskini en aza indirmek için gıdaların düzgün şekilde üretilmesine, işlenmesine, hazırlanmasına ve saklanmasına odaklanan özel bir alan olan gıda güvenliği yeniliklerini geliştirmek ve uygulamak için tüm gıda kategorilerinde son derece titiz bir şekilde çalışmaktadır.

1993 yılında kıyma etin neden olduğu bir E. coli O157:H7 salgını, gıda kaynaklı hastalıkların yıkıcı olabilen sonuçlarını önlemek için daha gelişmiş bir gıda güvenliğine duyulan ihtiyaç konusunda halkın farkındalık seviyesini yükseltti. E.coli O157:H7 içeren kıymayı Cargill tedarik etmemiş olsa da, söz konusu olay bu konuya yoğun bir şekilde odaklanılmasına neden oldu. Geçtiğimiz 15 yıl içinde, Cargill, E. coli ve Salmonella gibi rastgele ve doğal olarak oluşan bakterilerle mücadele etmek için, yeni teknolojiler, gelişmiş gıda güvenliği protokolleri ve iyileştirilmiş ve genişletilmiş eğitimler dahil olmak üzere, gıda güvenliği alanına 1 milyar dolardan fazla yatırım yapmıştır. Şu anda Kuzey Amerika'da 700'den fazla tam zamanlı Cargill çalışanı, şirketin sığır eti, domuz eti ve kümes hayvanı işleme tesislerinde Cargill tarafından üretilen etlerin güvenliğini sağlamak için çalışıyor.

Şirketin gıda güvenliğini sağlama konusundaki kararlılığı, endüstriye öncülük eden çok sayıda yeniliğin ortaya çıkmasını sağlamıştır. 1993'teki E. coli salgınından sonra, sığır karkaslarını yoğun bir buharla kaplayarak yüzey bakterilerinin %99,9'unu başarılı bir şekilde öldüren bir işlem olan buharlı pastörizasyonunun geliştirilmesi sürecinde yer aldı. Bu sistem, iki yıl içinde ABD Tarım Bakanlığı'nın (USDA) onayını alarak Cargill'in bu çığır açan sistemi ilk kez sunan şirketler arasında yer almasını sağladı. Şu anda, buhar veya sıcak suyla karkas yıkamalı termal pastörizasyon, Cargill sığır eti üretim tesislerinin tümünde standart olarak kullanılmaktadır.

Şirketin gıdaların neden olduğu hastalıklarla mücadelesi aralıksız bir şekilde devam etmektedir. 2000'li yılların başında, Cargill, E. coli bakterisinin ortaya çıkışını daha da azaltmak için Derisiyle Karkas Yıkama sistemini kurdu. Geliştirilme sürecinde Cargill'in de yer aldığı bu yöntemde, büyük baş hayvan derilerini ovarak yıkamak için dönen fırçalar ve hafif bir antibakteriyel çözelti kullanılmaktadır (bunu, araba yıkama sisteminin karkaslara uyarlanmış hali olarak düşünebilirsiniz).

Son zamanlarda, Cargill'in gıda güvenliği çalışmaları, hindi ve sığır etinde görülen Salmonella bakterisine odaklanmıştır. Şirketin 2011'de Salmonella Heidelberg bulaşmış olma ihtimalini göz önünde bulundurarak hindi kıyması ürünlerini geri çağırmasından sonra, Cargill gıda güvenliği uzmanlarından oluşan bir ekip, uzun zaman gerektiren ve yüksek maliyetli bir yöntem yerine, Salmonella için Eşik Testini geliştirdi. Süreç, üretilen her parti üründen numunelerin alınmasını ve söz konusu numunelerdeki Salmonella seviyesinin test edilmesini içermektedir. Cargill'in yöntemi, bir yandan Salmonella bulaşan çiğ hindi ve sığır eti ürünlerinden dolayı oluşabilecek salgın risklerini azaltırken, bir yandan da Salmonella bulaşmış çiğ hindi ve sığır eti ürünlerinin üretim ve ayrılma işlerinin maliyetlerini azaltmaktadır.

Eşik Testi, sadece bakterinin mevcudiyetini gösteren testlerin yerini almıştır ve bu test, Salmonella bakterisi seviyesine vurgu yapmaktadır. Kıyma ürünü partilerinde gram başına birden fazla Salmonella hücresi bulunması, bakterilerin tümünün yok edilmesi için söz konusu ürünün pişirilmesiyle sonuçlanmaktadır. Gram başına birden az Salmonella hücresiyle testi geçen ürünler, sekiz ila on iki saat içerisinde satışa sunulur ve böylece Cargill, müşterilerine verimli bir şekilde güvenilir çiğ ürünler sağlama imkanı bulur ve tedarik zincirlerinin minimum düzeyde etkilenmesi sağlanır.

Gıda güvenliğinde lider ve endüstri standardı haline gelen çok sayıda uygulamanın öncüsü olan Cargill, gıda güvenliğinin bir rekabet avantajı olmaması gerektiğine inandığı için geliştirdiği gıda bilgilerini ve en iyi uygulamaları endüstriyle paylaşmaktadır. Düzenleyiciler, ticari birlikler, üretici grupları, müşteriler, meslektaşlar ve diğer kesimlerle yapılan iş birliği, Cargill'in her gün, her öğünde güvenli gıda sağlama konusundaki kararlılığını daha iyi bir şekilde uygulamasına yardımcı olmaktadır.

Termal pastörizasyon ve Eşik Testi, Cargill'in et ürünlerinin güvenliğini daha iyi bir şekilde sağlamak için durmadan çalışan Cargill gıda güvenliği, kalite ve mevzuat ekibinin birçok yenilikçi çalışmasından sadece ikisidir.